Öztürk Serengil --- *** --- Öztürk Serengil; Artvin’de öğretmen baba Turgut Beyin oğlu olarak doğdu. Lise ikinci sınıfta öğrenimini yarıda bırakıp 1949 yılında gelecekte ünlü bir banker olacak olan Banker Kastelli Cevher Özden ile ve gelecekte ünlü bir ressam olacak olan Cemal Akyıldız ile beraber 3’ü birlikte İstanbul'a geldiler. Serengil 1953 yılında gösterime girmiş olan ‘’ Oğlum Edvard ‘’ oyunuyla sanat hayatına başladı. 1958 yılında Oda Tiyatrosu ve 1959’da da İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahne aldı. 1950’li yılların henüz başlarında Babıali’de ressamlıkta yaptı. Serengil ‘’ 3’üncü Kat Cinayeti ‘’ filmiyle sinema oyunculuğuna adım atmış oldu. Sinema hayatının başlarında 142 filmde ‘’ kötü adam ‘’ rollerinin aranan ismi oldu. Daha sonraları bozuk ağız lehçesinden dolayı argolu komedi filmlerinin müdavim oyuncusu hâline geldi ve Serengil toplamda yaklaşık 300 civarı filmde rol aldı. " Adanalı Tayfur " rolü ile büyük üne kavuşmuş oldu. 1966 yılından itibaren sinema oyunculuğu ile beraber sahnelere de çıkmaya başlayarak şovmenlik yaptı. 1970 li yıllarda Televizyonunda Türkiye’ye girmesi ile beraber TRT’de, Televizyonda " Gülünüz Güldürünüz " adlı yarışmayı hazırlayıp sundu. Bu yarışma ile birlikte birçok kişi sahne ve sinema dünyasına katılmış oldu. Serengil çeşitli TV dizilerinde de roller üstlendi. Politik güldürü tarzıyla çok çeşitli 45’lik plaklarda yapmış oldu. Güldürü plakları arasında yer alan bir tanesi ise Timur Selçuk'un " İspanyol Meyhanesi " adlı şarkısının parodi versiyonu olmuş olan ve çok büyük beğeni kazanan " İsmail'in Meyhanesi " idi. Ancak bu plak çıkınca Timur Selçuk ile araları bozuldu. Timur Selçuk sonra mahkeme kararıyla bu plakları toplattı. Serengil’in aynı zamanda kendi yaşamının özeleştirisine de girdiği ‘’ Yeşilçam'ı Benden Sorun ‘’ adlı birde kitabı mevcuttur. Serengil tam 4 kez evlendi. Öztürk Serengil şarkıcı ve sunucu Seren Serengil'in ( 1971 doğumlu ) babasıdır.Öztürk Serengil beyin ödemi nedeniyle 2 defa ameliyat masasına yattı. Geçirmiş olduğu felç nedeniyle ömrünün son 1 yılında yürüyemez halde ve konuşma merkezi de hasar görmüş olduğu için son günlerinde konuşma yeteneğini de kaybetmiş oldu. Solunum sisteminin durması sonucu 11 Ocak 1999 da İstanbul - Kozyatağı’nda evinde öldü. 68 Yaşında hayata gözlerini yuman Öztürk Serengil Çengelköy mezarlığına defnedildi. Hayatın çeşitli konularına özgün bakış ile Türkçeye kazandırmış olduğu ifade ve kelimeler ile büyük tartışmalara neden oldu. Çokça eleştirilen bu kelimeleri o dönemlerde Türk halkı çok tuttu. Çok değişik ve kendine has vurgulama ve tonlamalarla söylemiş olduğu ‘’ Kelaj ‘’ ve ‘’ Yeşşe ‘’ gibi yeni söyleyişleri Türk argosuna eklemiş oldu. Serengil, şen şakrak tavırlarıyla " Yeşşe " diyerek halkı etkilemeyi başarmıştı. Bunu başarmasında, filmlerinde onun seslendirmesini yapmış olan eski patronu Mücap Ofluoğlu'nun da çok büyük bir katkısı olmuştur. O Dönemler içerisinde bu " Yeşşe " kelimesi o kadar çok tutulmuştu ki, İsmet İnönü bile bir olay esnasında kendisini tutamayıp Serengil’in meşhur sözü " Yeşşe " deyivermişti. Bu özel durum Serengil’in ne kadar çok her kesimden insana hitap eden bir sanatçı olduğunu göstermiş oluyor. Belgesel Cengiz Özkarabekir imzalı Film. Kaynak; Belgeselci Youtube Kanalı
BİYOGRAFİ
Yayınlanma: 23 Şubat 2021 - 18:21
Güncelleme: 23 Şubat 2021 - 18:42
ÖZTÜRK SERENGİL KİMDİR?
Orta yaşlı vatandaşlarımızın çok yakından tanıyacağı Öztürk Serengil, Seren Serengil’in babasıdır ve yaklaşık 35 yıllık bir sanat hayatına sahiptir. 1930 Yılında Artvin’de doğmuş ve lise yıllarına kadar burada yaşamıştır. Gelin bundan sonrasında Öztürk Serengil’in 35 yıllık sanata hayatına birlikte bakalım.
BİYOGRAFİ
23 Şubat 2021 - 18:21
Güncelleme: 23 Şubat 2021 - 18:42