Mevcut iktidarın başından itibaren yanlış politikalarını en sert bir şekilde eleştiren ve yanlış bulan ve her zaman bunu söyleyen birisiyim. Hatta Suriye konusunda her yıllık zaman diliminde doğru politikaya dönebilirdi fakat her ne hikmetse mevcut iktidar her yıl için bu hatalı politikasını sürdürdü.
İktidar 7 haziran 2015 teki seçimlere kadar yanlış politikalarına devam etti. O seçimlerde çözüm süreci yanlışı iktidara ciddi bir oy kaybettirdi ve doğru politikasına dönmesini sağladı. Terör örgütleri ile anlaşma değil, yok etme politikası, keza millette bunu istiyordu ki iktidardan aldı oyunu, meclisin 3 üncü partisi savaşacağım diyene vermişti 7 haziranda, Türk milleti terör örgütlerine sempati duyan, onları normal gören, onların siyasi destekçileri ile birlikte hareket edenlere oy vermiyor.
Nitekim bu yanlış politika, çok ağır bedel ödetti Türk milletine, hendekler, bombalar, Türk milletinin canını yaktı. Keza 15 temmuz sürecininde yaşanması yine iktidarın yanlış ve müsamaha politikasından meydana geldi.
İktidarın gerek yurt içi, gerek Suriye politikasının yanlışlığı Türk milletine acı çektirdi. Terör örgütlerini güçlendirdi. Ardından gelen Fırat Kalkanı ve en sonuncusu Afrin Zeytin Dalı Harekatı Türkiyenin terör örgütleri ile doğru ve olması hatta gecikmiş mücadelesidir, Fırat Kalkanı Harekatı genel manada işide, Afrin Zeytin Dalı Harekatı ise genel manada pkk, kck, ypg, pyd ye karşı düzenlenmiş oluyor.
Mevcut iktidarın Suriye konusunda yapmış olduğu yanlış politikalarıyla başlayan, ABD nin 5 bin tıra yakın ağır silahlar ile donatmış olduğu, ki işidde bitmesine rağmen, ki Türkiye'ye, ABD o silahları işid sonrası alacağız sözlerine rağmen, işidin bittiği dönemde devam eden ABD ağır silah sevkiyatı Türkiyenin beka sorununu harlattı.
Ki Zeytin Dalı Harekatına mecbur olarak böyle gelinmiş oldu.
Şimdi diyeceksiniz ki Kılıçdaroğlu ne yaptı, Kılıçdaroğlu'nun zaten bir şey yapmaya niyetide yok, buradaki konu ve sorun sanki Suriye sınırında Suriyenin masum vatandaşları Türkiye'ye sorun çıkarmışta, Türkiye sanki o masum Suriye vatandaşları ile savaşıyor, onunla barışacağız, bununla barışacağız gibi abuk subuk konuşuyor, Türkiye kiminle savaşıyor terör örgütleri ile, Kılıçdaroğlu terör örgütleri ile diplomasiden bahsediyor, diplomasiyi bırakmayın diyor, CHP Parti Sözcüsü Tezcan, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşını örnek göstererek diplomasiyi devam ettirdiğini söylüyor. Koyun ile ördekleri toplayıp, ne ördek nede koyundur hepsi diyebilir misiniz. Atatürk Kurtuluş Savaşında devletler ile muhataptı savaşta, burada ise terör örgütleri ile muhatap durumunda Türkiye, peki Türkiye terör örgütüyle ne diplomasisi yapacak, Türkiye'nin yapabileceği tek bir şey var artık bu beka sorununa gelinen süreçte hepsini etkisiz hale getirmek, sağ yakaladıklarını mahkemeye çıkarıp cezalandırmak, ellerindeki silahlara el koymak.
Kılıçdaroğlu resmen terör örgütünü yasal ve diplomasi muhatabı görüyor, hasbel kader bu kafa iktidar olsa, bu hali ile terör örgütleriyle savaşmayıp barışacak, diplomasi yapıp anlaşacak her halde, yazık bir ülkenin ana muhalefet partisi bu kafada olduğu için zaten Türk milleti CHP ye oy verip iktidar etmiyor, iktidar partisinin onca yanlışlarına rağmen böyle politikalara sahip ana muhalefetin iktidar olması mümkün gözükmüyor ve en önemlisi bu yanlış politikalardan dönmeye bir görüntüsüde yok CHP nin.
Sayın Kılıçdaroğlu; Biz terör ile anlaşma olmaz, mücadele olur diyenleriz, o gün iktidar partisi, siz CHP nin de desteği ile onlar ile anlaşırken. Biz bu günde hala aynıyız terör örgütleri ile anlaşma olmaz, mücadele olur diyoruz, öyle görüyorum ki terör örgütleriyle barış adı altında siz hala diplomasi ve anlaşma peşindesiniz hadsizce, Atatürk hangi terör örgütüyle diplomasi yaptı, hangi terör örgütü ile anlaşma yaptıda siz terör örgütleriyle diplomasi ve anlaşma önerisinde bulunuyorsunuz. Yazık, Türkiyenin 2 inci büyük siyasi finansını böyle içi boş, hayallerle dolu, Türk milletinin desteklemediği, oy vermediği yanlış politikalara harcıyorsunuz, diğer muhalif müttefik partilerede oy verecek olanları sizinle müttefik oldukları için onlarada oy verilmemesine sebep oluyorsunuz, onların iktidar tabanından oy alamamalarına sebep olmuş oluyorsunuz. Yani açıkça size önereyim ki bence siz, bu politikalarınızla iktidar partisiyle müttefik olun, bütün millet o zaman diğer muhalefet partilerine oy verecektir iktidar partisine vermeyip, yani bu tezat örnekten bile anlatmak istediğimi iyi anlayın bence, tavsiye ederim, kısacası bu politikalar ile iktidar partisini siz iktidarda tutmuş oluyorsunuz. Çünkü Türk milleti sizin bu politikanıza oy vermiyor. ne zaman anlayacak ve göreceksiniz bu gerçeği, çok merak ediyorum.