Bir TV kanalında sunucu programına başlarken konuya bu şekilde giriş yapabilirdi. Fakat uzman konuğuna; ''Kadınlar nasıl giyinirse vazgeçilmez olur'' diye sormayı tercih etti.
Stüdyoda bulunanların cevaplarını dinlemedim. Çünkü sadece kıyafet seçimlerinin ya da eşlerinin istediği şekilde giyinmesinin onları vazgeçilmez yapacağı düşüncesine katılmıyorum.
Fransa İmparatoru Napolyon çok önemli bir konu için bakanlarıyla toplantıdadır. Oldukça hararetli tartışmalar yaptıkları bir sırada uşağı içeri girer ve Napolyo'nun kulağına fısıltıyla bir kadının iki saatten beri kendisini salonda beklediğini söyler. İmparatorun talimatı kısaca şöyledir: ''Soyunsun!''
Tarihi bu anekdotta da görüldüğü gibi '' Napolyon '' bile olsa erkeklerin çoğunun özel hayatlarında; kadınların nasıl giyindiği ile değil, onların nasıl soyunacakları ile alakalı olduklarını düşünüyorum. Sonra o hanımlar vazgeçilmez mi olurlar, yoksa beyler başka denizlere mi yelken açar? Bilmiyorum!
Biriyle yeni tanıştığımızda onun hakkındaki ilk intibamız dış görünüşüyle ilgili olsa da, bu bazen yanıltıcı olabiliyor.
İki hanım arkadaş yolda karşılaşırlar, biri diğerine yeni aldığı kürkünü anlata anlata bitiremez, arkadaşı onu sabırla dinler ve ''Ahh! şekerim'' der, '' O kürk yıllarca üzerinde taşıdığı sahibini bile hayvanlıktan kurtaramadı...''
Aslında ne güzellik, ne de güzel giyinmek, ne gençlik hatta zenginlik, asalet, ne de şöhret hiç kimseyi vazgeçilmez yapmıyor.
Kırk yaşında pek de vasfı olmayan P. Junot adlı bir adam; yirmi yaşındaki dünyalar güzeli Monoko Prensesi Carolin'i bir hayat kadınıyla,
Kendi halkının bile hiç yakışıklı bulmadığı Prens Charles ise; Layd Diana'yı çirkin denilebilecek bir kadınla aldatmıştı.
Oldukça güzel, zarif ve çok iyi giyinen prenseslerden bile vazgeçilen bir dünyada görülüyor ki, herkes herkesten bir gün gidebilir.
Asıl önemli olan şey insanın kendi kendisinden vazgeçecek hale gelmemesidir.
Esen kalın.
Mükemmel bir anlatım olmuş. Emel Hanımı kutluyorum. Evet, hiçbir erkek ve hiçbir kadın vazgeçilmez değildir.
Hiç bir zaman karşılaştırmayı sevmedim desem de. erkek tavrı kadına göre gerçekten tuhaf, ama asla unutulmamalı onu yetiştiren de bir kadın. Tabi insanın aklına, annesinden sonra çevrenin büyük bir etkisi var; geliyor ama bunu da unutmayın, o çevreyi yetiştiren de kadınlardır. Yani, insan karakterinin oluşmasında ve gelişmesinde en önemli şey eğitimidir diyelim ve karşılaştırmayı burada bitirelim. Esen kalın... (Yazardan kopya)
Asalet başka bir şey
Başarılar diliyoruz.
Benim için güzellikten önce güven gelir tabii bakımlı olmalı, genel kültürü iyi olmalı ve anlayışlı olmalı.
Karakter meselesi
Tun erkekker hatta kadinlar. Bilepoligamidir.Cok seven,nefsine hakim,sağlam iradeli azınlıkta o***lar hariç... Genelde. Herşeyden caz gecilebiliniyor... Özgürlük ve değişim arzusu. Vazgeçmeyi zorunlu. Kilabiliyor.... Tbler. Emel Hanım..farklı. Konuları. İsledigin için..
Sy yazarım yüreğine sağlık diyorum nokta cok güzel bir makale kalemine sağlık