Bu haberi ilk kez, sanırım beş yıl kadar önceydi, Yavuz Donat'ın köşe yazısında görmüştüm. Çok sigara içen ve bu sebepten de sürekli öksüren yakın bir arkadaşıyla görüştükleri bir gün Yavuz Donat, onun artık oflayıp pohlamadığını fark eder ve bunun nedenini sorar, o da anlatır:
''Tokat'ın Pazar ilçesinde bir mağara olduğunu duydum... Ballıca'da. Oraya gittim... 3 gün mağaraya girdim... Günde 3 saat kaldım. Üçüncü gün sapasağlamdım. Oh, dünya varmış. Ruslar bile duymuşlar... Mağaraya gelmişler, sen de köşende yaz herkes öğrensin. '' der.
O sıralar bırakmama rağmen daha önce az da olsa içtiğim sigaralara bağlı olarak bende de Koah çıkmıştı. Bu haberi okuyunca hemen karar verdim ve Tokat'a gittim. Yaz mevsimiydi.
Öncelikle; bu topraklarda yaşayan herkesin, mümkünse, koah, astım gibi hastalıkları olsun veya olmasın, mutlaka Tokat'a gidip bu mağarayı görmelerini ısrarla tavsiye ederim.
Mağaranın içindeki soğan sarkıtları dünyada başka hiç bir mağarada yokmuş. Olağanüstü güzellikle, oldukça büyük (680 metreymiş) ve yüksek, (95 metre) yatay bir mağara. Rehberler, mağaranın yaz ve kış mevsim ne olursa olsun sıcaklığın hep 17 derecede kaldığını ve dünyanın 6. büyük mağarası olduğunu söylediler. 1995 yılında turistlere açılmış, o zamanın valisi tarafından, mağaranın içine oturacak yerler, sanki mağara üç katmış hissi veren tahta merdivenler, bölümlerden geçmek için köprü gibi bağlantı yolları ve muhteşem ışıklandırmalar yapılmış.
Mağaranın içine girdiğimde beni çok şaşırtan şeylerden biri de yerli turistlerden daha fazla yabancı turistlerin olmasıydı. Uzak doğudan gelenler oldukça fazlaydı. Ve o gün iyice emin oldum ki, yabancılar bizim memleketimizi bizden daha iyi biliyorlar. Üç saat nasıl geçti hiç anlamadım. Bu arada unutmadan söylemek isterim ki, daha önce hiç görmediğim '' Tokat'' gerçekten çok güzel bir şehirmiş, tıpkı o meşhur türkülerinde olduğu gibi her yer bağlık bahçelikti. Tabii gidince oraya özgü patlıcanlı kebabından da yememek olmazdı. Biraz da memleketimin eski haline benzettim ve Tokat'ı çok sevdim.
Ankara'ya döndüğümde hemen hastaneye gittim, tahliller yapıldı ve doktorum şaşkınlıkla ''Koahınız iyileşmiş'' dedi. Ben de mağara ziyaretimi anlattım.
Çevrenizde siz ya da yakınlarınızın bu tür bir hastalığı varsa, mutlaka bu mağaraya götürün, ya da önerin derim.
Bunu deneyimlemiş birisi olarak yazıyorum. Gerçekten iyi geliyor, yıllardır çok iyiyim, fakat oraya yine gitmeyi ve o güzelliği tekrar yaşamayı istiyorum.
Hepinize sağlıklı günler dilerim.
Koah, astım gibi kronik rahatsızlığına son derece iyi gelen' Tokat'ın Pazar ilçesinde bu mağara gerçekten çok faydalı olduğunu ilk defa sizden duydum ve bunu duyduğuma çok sevindim.. Bu bilgi için Emel Karabay’a teşekkür ederim
Güzel yazılmış metin. güzel anlatım.. Teşekkür ederim sevgili Emel her şeyi bilmek güzel..
Doğanın mucizesi diyorum, yer altı, yer üstü güzellikleriyle muhteşem bir ülkeye sahibiz.
Emel hanımdan çok faydalı bi bilgi, özellikle değinmiş olduğu konuda rahatsızlıkları o***lar için, tavsiye edilir gezilip, görülmesi hatta şifa niyetine denenmesi,
GÜZEL ve etkili anlatımın için bir TOKATLI olarak tsekkurler,tebrikler..Gene bekleriz..SLM SEVGİ ve Saygılarla..
Teşekkürler Ruhi Bey.
Çok güzel bilgilendirici bir yazı. Kaleminize sağlık
Çok güzel ve eğitici bir yazı kaleminize sağlık Emel hanım
Emel Karabay bu konularda gerçekten büyük bir yetenek. Ağzına yüreğine sağlık Emel hanım. Başarılarının devamını diliyorum.
Emel hanım bu konularda gerçekten çok büyük yetenek.ağzına yüreğine sağlık.başarılarının devamını diliyorum Emel hanım.
Çok enteresan. Çok teşekkürler. bilgi için.
Ve gerçek .... Muhteşem ötesi bir yer .
Tavsiyeniz için teşekkürler, Mayıs ayında mutlaka gideceğim. Sigaradan kalma nefes darlığım var.